01 Nisan 2023
Sporcularda Kötü Ruh Sağlığının Uyarı İşaretleri
Yeni bir araştırmaya göre, ''
küçümseyici''
dil, sporcularda kötü ruh sağlığının önemli bir göstergesidir. Staffordshire Üniversitesi ve Manchester Metropolitan Üniversitesi'nden spor psikolojisi uzmanları tarafından yürütülen çalışma için çeşitli spor dallarında, yaşlarda ve deneyim düzeylerinde 400'den fazla sporcu sorgulandı.
Bulgular, sporcuların inanç sistemlerinin, özellikle de irrasyonel inançların, daha zayıf özgüven ve buna bağlı olarak
daha fazla rekabet kaygısı ve depresif semptomlarla ilişkili olduğunu ortaya koymaktadır.
Yazarlar, ''kaybedersem başarısız olurum''; ya da ''aksiliklerle karşılaşırsam bu benim ne kadar aptal olduğumu gösterir'' gibi kendini küçümseyen inançları yansıtan ifadelerin uyarı işaretleri olduğunu söylüyor.
Staffordshire Üniversitesi Spor ve Egzersiz Psikolojisi Öğretim Görevlisi Paul Mansell şunları söyledi: ''
Fiziksel aktivitenin psikolojik faydalarına rağmen, çalışmalar sıklıkla sporcuların ruh sağlığının kötü olduğunu bildirmektedir ve bu durum sakatlık, seçilmeme ve performans baskısı gibi olumsuzluklarla daha da kötüleşebilmektedir. Sporcuların inançlarını, stresi nasıl gördüklerini ve
özgüven düzeylerini araştırdık ve tüm bu verileri bir araya getirerek psikolojik refahı neyin öngörebileceğini bulmaya çalıştık. Mantıksız inançların sporcularda ortaya çıkan kötü ruh sağlığı belirtilerinin temel nedeni olduğunu gördük.''
Bu çalışma, sporcuların mantık dışı inançlarını, özgüvenlerini ve psikolojik esenliklerini bir arada inceleyen bilinen ilk çalışmadır. Akılcı olmayan inançlar, insanların sahip olduğu aşırı, katı ve mantıksız fikirlerdir. Örneğin, bir kişi istediği şeyi elde etmek ''zorunda'' olduğuna ya da başarısız olduğu için ''tam bir başarısız'' olduğuna inanabilir.
Manchester Metropolitan Üniversitesi'nden Dr. Martin Turner şunları söyledi: ''Son çalışmamızda, kendini küçümseme inançlarının düşük özgüvenin ana belirleyicisi olduğu ortaya çıktı. Basit bir ifadeyle, bir sporcunun kendini küçümsemesi ve 'Kaybedersem, bu benim başarısız olduğum anlamına gelir' gibi bir dil kullanması, en çok zarar veren ve büyük olasılıkla
güven kaybına yol açan durumdur. Bunun da performans ve refah üzerinde zincirleme bir etkisi olması muhtemeldir. Hepimiz sporcuların sporun ve hayatın zorluklarıyla başa çıkmalarına yardımcı olacak zihniyetler geliştirmelerine yardımcı olmak için çalışabiliriz. Performansla ilgili akılcı ve mantıklı inançları teşvik ederek, sporcuların rekabetçi sporun yüksek talepleri arasında sağlıklı kalmalarına yardımcı olabiliriz.''
Yazarlar,
özgüveni korumak için etkili bir araç olarak Akılcı Duygusal Davranış Terapisini (REBT) önermektedir. REBT, sporcuların bu kendini küçümseme inançlarına meydan okumalarına ve daha yararlı ve sağlıklı inançlar geliştirmelerine yardımcı oluyor. Örneğin, ''Başarısız olursam başarısız olurum'' inancı yerine ''Başarısız olmak ideal değildir, ancak bu başarısız olduğum anlamına gelmez'' inancı geliştirilebilir.
Paul şunları ekledi: ''İyi haber şu ki, mantıksız inançlara meydan okunabilir ve zayıflatılabilir. Bir antrenör, takım arkadaşı veya bir spor psikoloğu mantıksız inanç cümlelerini dinleyebilir ve sporcuların bunlara karşı koymalarına yardımcı olabilir. Yararlı ''kendi kendine konuşmayı'' ya da imgelemeyi teşvik etmek, kişinin zihniyetini katı ve mantıksız olmaktan çıkarıp daha rasyonel, esnek ve sağlıklı hale getirmeye gerçekten yardımcı olabilir.''